İçindekiler
Parkinson Nedir?
Parkinson hastalığı, dejeneratif nörolojik bozukluklar arasında en sık görülen kronik ve ilerleyici bir hastalıktır. Beyinde bir grup dopamin nöronlarının zarar görmesi ve zamanla hemen hemen hepsinin ölmesi sonucunda oluşmaktadır. Parkinson genellikle 65 yaş üstü bireylerde gözlemlense de daha genç yaşta da görülebilmektedir. Kas tonusunun zayıflaması, titreme, hareketlerde yavaşlama gibi birçok belirtisi bulunmaktadır.
Parkinson Belirtileri Nelerdir?
Dopamin üreten beyin hücrelerinde kayıp sonucu oluşan Parkinson hastalığının belirtileri genellikle yavaş ilerleyen ve zamanla artan niteliktedir. Yaşam kalitesini oldukça etkileyen Parkinson belirtileri arasında kas sertliği, hareket yavaşlığı, bilişsel işlevlerde yavaşlama, denge sorunları, titreme, vücut duruşunda (postür) bozulma yer almaktadır. Bunların yanı sıra küçük adımlarla yürüme, yürüme esnasında ayak sürüme gibi motor semptomlar da bulunmaktadır. Hastalığın ilerleyen aşamalarında depresyon, konuşma bozuklukları, hafıza ve düşünme sorunları gibi durumlar da gözlemlenebilmektedir.
Parkinson Kimlerde Görülür?
Parkinson hastalığı 65 yaş üstü bireylerde daha yaygın olarak gözlemlenmektedir. Ancak nadir de olsa genç yaşlarda da ortaya çıkabilir. Yapılan çalışmalar sonucunda Parkinson hastalığının genetik boyutunun oldukça düşük olduğu bulgulanmıştır. Yani ailesinde Parkinson hastalığı görülen kişilerin Parkinson tanısı alma ihtimalleri daha yüksek değildir. Ancak bazı çevresel etkenler ve metabolizma yapısı Parkinson riskini arttırabilecek faktörlerdendir.
Parkinson Neden Olur?
Parkinson hastalığının nedenleri hakkında yapılan birçok bilimsel çalışma bulunmaktadır. Edinilen bilgiler sonucunda 4. Ve 6. Kromozomda bulunan bazı gen mutasyonlarının Parkinsona neden olabileceği sonucuna varmıştır. Bunların yanı sıra çevresel toksinlerin, metabolizma bozukluklarının ve tam olarak tanımlanmamış bazı enfeksiyonların Parkinson riskini arttırabileceği bulgulanmıştır. Tüm bu süreçler, Parkinson hastalığı, substansiya nigra adı verilen beyin bölgesindeki dopaminerjik nöronların yıkımı sonucunda oluşmaktadır.
Parkinson Nasıl Tedavi Edilir?
Parkinson hastalığının şu an için bilinen kesin bir tedavisi yoktur; ancak belirtileri kontrol altına almak ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak mümkündür. Hastalığın teşhis süreci nöroloji uzmanları tarafından yapılan detaylı muayeneler, testler ve görüntüleme teknikleri ile sürdürülmektedir. Hastalığın standart tedavisi dopamin seviyesini dengeleyici ilaçlar yardımı ile yapılmaktadır. Bu yöntem bir süre için semptomların azalmasına yardımcı olsa yan etkiler sebebiyle ömür boyu sürdürülebilir bir tedavi yöntemi değildir. Parkinson hastalığının tedavi yöntemleri arasında bir takım cerrahi işlemler de bulunmaktadır. Günümüzde en yaygın şekilde kullanılan cerrahi yöntem beyin pili (derin beyin stimülasyonu) yöntemidir. Bu yöntemde beyne yerleştirilen pil, elektrik akımı ve iletimi sayesinde kişinin dopamin seviyesini düzenleyerek hastalık semptomlarının kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Daha önce de değinildiği gibi tüm bu tedaviler hastalığı tamamen ortadan kaldırmaz. Bunların yanı sıra kişinin hareket kabiliyetinin korunması, kas tonusunun güçlendirilmesi, genel sağlık durumunun korunması için fizik tedavi ve egzersiz programları, beslenme ve diyet destekleri de oldukça faydalıdır. Tüm bu tedavi protokolleri kişinin semptomlarının daha yavaş ilerlemesinin önüne geçilmesine, kendinin ve bakım verenlerinin yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olur.
Parkinson Tedavisi Kalıcı Mıdır?
Ne yazık ki Parkinson tedavisi kalıcı sonuçlar doğurarak hastalığı tedavi etmez. Daha önce de değinildiği gibi yalnızca semptomların ilerleyişini yavaşlatmak, kişinin ve çevresinin hayat kalitesini yükseltmek gibi amaçlara hizmet etmektedir.