İçindekiler
Depresyon nedir?
Depresyon DSM-5 tanı ölçütleri kitabında yer alan ruhsal bir bozukluktur. Mutsuzluk, huzursuzluk, umutsuzluk ve keyifsizlik hali, motivasyona belirgin bir düşüş, cinsel isteksizlik, harekete geçmekte zorlanma, ölüm düşünceleri, ilgi kaybı, karamsarlık gibi semptomlar sebebiyle kişinin günlük hayat işlevselliğini ve yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Depresyonun psikolojik etkilerinin yanı sıra kronik ağrı, baş ağrısı, istenmedik kilo değişimleri (kilo kaybı veya kilo alma), aşırı uyku ya da uyuyamama hali gibi fizyolojik sonuçları da bulunmaktadır. Mevsimsel değişimlerde, çatışmalı duygusal yaşantılarda kişiler depresif duygulanıma bürünebilir. Ayrıca depresyona anksiyete, sosyal fobi, yeme bozuklukları gibi başka durumlar da eşlik ederek ruh sağlığını bozabilir.
Depresyon neden olur?
Depresyonun sebepleri ve depresif duygu durum kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve tek bir sebebe bağlı değildir.
- Genetik Faktörler: Ailesinde depresyon öyküsü bulunan kişilerin depresyon riskinin daha yüksek olduğu epigenetik çalışmalarla bulgulanmıştır. Ancak genetik faktörler tek başına depresyona yol açmayabilir, diğer faktörlerin de eşlik ediyor olması yüksek olan depresyon riskini tetikleyebilmektedir.
- Beyin Kimyasındaki Dengesizlikler: Beyinde yer alan ve nörotransmitter adı verilen kimyasal maddeler arasındaki dengesizlikler kişilerin depresif semptomlar göstermesine sebep olabilir.
- Travmatik Yaşantılar ve Stres: Günlük hayatta artan stres faktörleri, travmatik yaşantılar, kayıp ve yas süreçleri, hastalıklar gibi birçok yaşantı kişilerin depresyon riskini arttırabilir.
- Kronik Sağlık Sorunları: Kronik hastalıklar, ağrı, yorgunluk ve işlev kaybı gibi sonuçlar kişinin kendini yetersiz hissetmesine ve depresyona sebep olabilir.
- Madde Kullanımı: Alkol ve madde kullanımı beyin kimyasını ve bedenin işlevselliğini etkileyen bir durumdur. Madde kullanımı sonucunda kişilerde depresyon ve depresif duygulanım gözlemlenebilir.
- Psikolojik Faktörler: Erken çocukluk dönemi yaşantıları, düşük özsaygı, travmatik deneyimler gibi birçok faktör de depresyona sebep olabilir. Depresyona sebep olan psikolojik etkenler kişinin mizacı ile yakından ilişkilidir. Kişiler mizaç potansiyellerini sergileyemedikleri, mizaçlarında yer alan arayışları doyuramadıkları durumlarda depresyon riskleri artabilmektedir.
Kişilerin depresyona girmelerinde genetik, biyolojik, çevresel, psikolojik birçok faktör rol oynamaktadır. Depresyona neden olan faktörler her bireyde farklılık gösterebilmektedir. Bu sebeple kişinin mizacı çerçevesinde, kişiye özgü tedavi planının hazırlanması depresyonla mücadele konusunda son derece önemlidir.
Depresyon tanısı nasıl konur?
Kişilere depresyon tanısı konulabilmesi için alanında uzman bir tıp hekimi ile görüşmek önemlidir. Depresyon tanısının konulması ve çeşidinin saptanabilmesi için DSM-5 Tanı Ölçütleri Elkitabı’nda yer alan kriterler kullanılmaktadır. Tanı sürecinde depresif semptomların süresi ve şiddeti hakkında doğru bilgi vermek son derece önemlidir. Tanı konduktan sonra kişiye özgü bir tedavi planı hazırlanmalıdır.
Depresyon nasıl tedavi edilir?
Depresyonun tedavisinde bireysel farklılıklar ve mizaç etkisi göz önünde bulundurulmalıdır. Tedavi sürecinde terapi oldukça önemlidir. Gerekli durumlarda antidepresan ve diğer ilaç tedavilerine uzman bir hekim kontrolünde başvurulabilir. İlaç desteği ile kimyasal dengesizlikler düzenlenirken psikoterapi ile de kişinin depresyon sebebiyle düşün benlik saygısı, işlevselliği gibi birçok alan çalışılır. Depresyon tedavisinde kişilerin aile ve yakın çevrelerine psikoeğitim verilmesi de önemlidir. Yaşam tarzı değişiklikleri, sosyal destek, fiziksel aktivite de depresyon tedavisi için önemli süreçlerdir.
Depresyon türleri nelerdir?
Depresyonun farklı türleri vardır ve her türün sıklığı, semptomların izlenme biçimi değişiklik göstermektedir. Madde kullanımının yol açtığı depresyon, atipik depresyon, psikotik özellik gösteren depresyon gibi birçok depresyon çeşidi vardır. Bazı depresyon türleri:
- Major Depresif Bozukluk: Yaygın görülen depresyon türlerinden birisidir. Üzüntü, mutsuzluk, zevk alamama, enerji kaybı, cinsel isteksizlik, intihar düşünceleri gibi belirtiler gözlemlenebilir.
- Distimik Bozukluk (Kronik Depresyon): Majör depresyona göre belirtilerin şiddetinin daha hafif olduğu ancak çok daha uzun süre devam eden, kronikleşmiş depresyon türüdür. Kişi yaşamını sürdürebilir ancak genel anlamda mutsuzluk ve değersizlik hisseder.
- Doğum Sonrası (Pastpartum) Depresyon: Bazı gebelerde doğumdan sonra anne majör depresyon belirtileri gösterebilir. Mutsuz ve umutsuz ruh hali, yetersizlik hissi ve aşırı yorgunluk gözlemlenebilir.